Farkındaysanız sonbahara oldukça yüksek bir enerji ile girdim, yazın pek çok biriktirmeye vesile oldu, şimdi ise hasat zamanı… Ekim ayı her zaman bir topraklanma, köklenme ayı oldu benim için. Belki doğum günüm Ekim’e denk geldiğinden, belki de okul/iş döngülerim hem sonbaharda başladığından…
Sonbahar doğada bir yenilenme zamanı toprağın ilkbaharın bereketi ve yazın kavurucu sıcaklığının ardından dinlenmeye çekildiği, üstünü azıcık örttüğü kendi kendini beslediği bir dönem… Bizim hayatlarımız için de bir geriye dönüp bakma fırsatı, neleri yanımızda götürüyoruz, beslemeye korumaya devam ediyoruz bu dönem, neleri bir kenara bırakmaya hazırız… Kışa doğru, enerjimizin durulmaya başlayacağı kabuğumuza çekileceğimiz günlere doğru giderken neyi sürdürmeyi, neye zaman ayırmayı seçiyoruz…
Bu sonbahar seçimlerinize yakından bakmaya ne dersiniz?
Sizi ufak bir sanat çalışmasına davet ediyorum o zaman…
Bunun için kendinize ayırabileceğiniz 1 saatlik bir zaman dilimi belirleseniz iyi olur… Benim tercihim önce kendime dönebileceğim bir alan hazırlamak. Bunun için kullanabileceğiniz malzemeleri belirleyin, elinizde ne varsa o kalem kağıt da yeter, boyaları da kullanabilirsiniz…
Mutfak masası, salon masası, çalışma masası hangisi yalnız kalmanıza izin verecekse… Sevdiğiniz bir müzik, bir bardak çay – kahve, güzel kokan bir mum harika bir eşlikçi olabilir…
Evet çizeceğiz, boyayacağız belki ama aslında önemli olan tek şey içinize dönmek için bir bahane ve biraz zaman… Sonucu siz istemezseniz kimsenin görmesi gerekmiyor…
Kağıdınızı hazırlayın, ne büyüklükte isterseniz o kadar, ben 25x35 bir resim kağıdı kullandım, ama herhangi bir kağıt olabilir… Kalemleriniz ya da isterseniz elinizde olan boyaları kullanmaya hazır edin.
Başlıyoruz…
Önce gözlerinizi kapatıp birkaç nefes alın, kendinize ayırdığınız bu ana, kendinizi dinlemeye hazır olduğunuzdan emin olun, aklınıza uçuşan düşünceleri bir kenara bırakmaya çalışın….
Ve bir ağaç olduğunuzu hayal edin, kökleri ile derinlere, dalları ile gökyüzüne uzanan yerinde sapasağlam duran bir ağaç, hayatın nice yollarından geçmiş, ne çok filizlenmiş, ne çok yaprak dökmüş bir ağaç… ve işte yeniden sonbaharı karşılıyor… Bu sefer dökülen yapraklarında neyi bırakmaya hazır? Ya onu güçlendiren kökleri, orada besleyip büyüteceği, filizlenmek için saklayacağı neler var?
Şimdi gözlerinizi açın ve önünüzdeki kağıda tam da içinizden geldiği gibi bir ağaç çizin… Bu sizin ağacınız, herhangi bir ağaca benzemesi gerekmiyor… Renkleri, dokusu, şekli tamamen size kalmış…
Köklerini nasıl salıyor? Nerelere uzanıyor?
Dalları nasıl? Ya yaprakları?
Düşen ve sizden ayrılan yaprakları da resmedin…
İstediğiniz kadar zaman ayırabilirsiniz ağacınıza, taa ki baktığınızda artık dokunmak/ değiştirmek istemediğiniz zamana kadar… Belki 5 dakika, belki 45, tamamen size kalmış….
Şimdi resminiz bittiyse, köklerine bu yıl, bu yeni döngüde neleri hayatınızda tutmak istediğinizi, neleri beslemek istediğinizi yazın…
Ve yapraklara da bırakmaya karar verdiğiniz ne varsa…. Belki günlük rutininizde artık yer açmak istemediğiniz bir iş/alışkanlık, belki bırakırsanız sizi özgürleştirecek düşünceleriniz, belki yeniye yer açmak için artık veda etmeniz gereken ilişkiler, meşguliyetler….
Resminizde hepsini alacak yer yoksa, daha da netleşmek istiyorsanız bir kağıt alın elinize ve yazmaya devam edin dökülen yapraklarınızı ve beslemek istediğiniz, sizi sapasağlam ayakta tutan niyetlerinizi…
Resminize ve yazdıklarınıza yeniden bir bakın ve kendinize ayırdığınız bu zamanı kutlayın…. Belki bu resmi kendinize bir hatırlatma olarak görebileceğiniz, erişebileceğiniz bir yerlerde tutmak istersiniz…
Bu alıştırmaya dair deneyimlerinizi benimle paylaşırsanız çok sevinirim.Yorum yapabilir, mail ya da mesaj atabilir, isterseniz kendi resminizi #yaratıcıyolculuklar hastag'ini kullanarak paylaşabilirsiniz.